Aramanın tadına varadığımız anlar ve boşluklar var.Her
yerde,en çok olarak kafamın içinde
büyüttüğüm.İçimde bi kız çoçuğu var ,dizleri yaralı,burnunun üstünde hep
çikolata olan .Simsiyah iri dalgalı saçları var.Kirpikleri var ince telli.O
yaşlarda kısa tabi.(şimdiki haline şaşıyorum) Ağzında çıkamadan yitip gitmiş
sözcükleri var.kelimenin ne olduğunu bilmediği kelimeleri var,cümle
yapamadığı..zevkin ne olduğunu bilmeden mantığını çalıştırmasını bilen bir
çocuk var.ışık vurduğunda görebildiğiniz parlaklık var gözlerinde.cesaretin ne
olduğunu bilmeden koştuğu yollar ,kendini bilemediği zamanlar için hep bi
mazereti var.yaşamasını öğrenmesi gereken koşulları var.yerine getirmesi
gereken şartları..çok sevdiği bir şey var bir şeyleri.. özledikleri var .özlemin
acı tadını hissedebildiği.sahip oldukları var.ve sahip olamadıkları.ruhunun
özgürce dolaştığı odası var.Ve o kızdan artık bu kadar.Şimdi sadece
hissettikleri ve görmek istedikleri var.Duyulanı değil duymayı,susmayı değil
konuşmamayı öğrendiği zamanları .melek olmamanın hoşluğu ve bencilliğin boş koltuğu arasında sıkışıp
kalma hali var.Önemli değil.Çünkü bi ütopyadan bahsetmeseydim keşke.O kız hala
benim.Sahip olduğum şey,ve sevmek zorunda olduğum her şeyim..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder