8 Ağustos 2011 Pazartesi

Sır dolu pencereye açılan düşünceler ,zamanla önlenemeyecek duygulara esir oldular .Durgunlaşmaya yosun tutan insan belleği bir tık kötümser söz duyunca coştu,akıntıya atıverdi kendini.Malını kurtarmak isteyen  bellek sahibi cahil insan ise kürek çekti bir parça.Her adımda parçalarını bıraktı bir köşeye.Lime lime olmuş insan belleğini kurtlar buldu.Ve derininden sofralarına buyur ettiler.İçi buruk insan belleği daha da yaşarım sandı.Ve bilinmezlik suyunu yudumladı.Fark sadece bakabildiği gökyüzüydü.Burada havalar daha koyu renkli ve kasvetliydi.İçine saçma dürtüler ve popodan hayaller doldu.Düşündü .'Sonum ne?Bu uzun cevaptı birazda trajikomik .
Şimdi düşünelim bu belleğin bilinmezlik girişiminin dağıtıcı sonuna ve sevinelim.'Kötümser sözlerin dünyada halen ötüş iznin bulunmasına.Bir de sevdirelim bilinmezlik suyunu ,aşılayalım çocuklarımıza,Neden? çünkü sonunu düşünmesinler ,sonun dibi yok ki imzayı nereye atsınlar.Ha hala soruyorsan da biz onu içtik mi? Hayır içmedik .İçen varsa da Sikkereta caddesinde buluşalım..T

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder