23 Ağustos 2011 Salı

kabullenemediğim şeyler var. mesela kaplumbağamın gıdıklandığı.ters çeviriyorum artık göbeği oluyor artık orayı hafifte ovalayınca ağzını açıyor. ama asıl sorun bu değil geçmiyor günler burda, yıldız yıldız şişeleri balkonda biriktiriyorum, bira göbeği yapıyorum. o kesmiyor votkaya başladım iyice maymunu oldum alkolün . bir fizik var, Tanrı (varsa) insanı ona muhtaç etmesin.Sıkıldım bile bunlardan aptal mıyım neyim böyle şapşala döndüm. bunalımdayım, bunalımdayız, bunalıma girsin galiba bir film repliğiydi "şehrin içme suyuna tüm antidepresanları karıştırmak" . iyi olurdu bence :) o Camel sigaralı bonuscan beni ayrıldığımız halde ( ayrılmak çok saçma olur sevgili bile değildik) bırakmıyor. yaallahbismillah, arsız değilim ama şey belki ilk kez terkedildiğimdendir ne bileyim pis pis şeyler bunlar, "tutkulu aşk" olayı var ya ona özeniyorum şu hayatta bir tek ona.mavi mavi altınlarımız pek cici olurdu bence.yıktı geçti.diyorum ya kabullenemediğim yenilgi, şımarmadığım da aşikar şey yine de öyle çekip gitmen hiç hoş değildi. ellerime de değmedin, ama unutmam (çanlar çalıyor senin için) unutamam şimdi intikam vakti bebeğim . kanser hücresini benzetiyorum şahsen ben aşka. ağrılı sancılı. her bi bokunu kaybediyorsun. radyasyon olmasın ben kanserimle ölürüm ama seni de öldürürüm .

G.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder